Çarşamba, Mayıs 17, 2006

İstanbul Bölüm 2


Kaldığımız yerden devam...
Faytoncumuz denememi teklif edince dayanamadım.
Geçtim öne, aldım dizginleri ama dizginleri almak pek iyi bir fikir değilmiş.
Atlar beni ciddiye aldılar ve hareketlendiler.
Neyse ki sahipleri durdurdu.
"Yoksa" sını düşünmek istemiyorum. :)
Ada sakinlerinden Tay ve annesi
Adada yenmesi gereken balık tabii. Ama benim gibiyseniz (pek balık sevmeyenlerden) seçenek bol.
Biz meydandaki Portofino Cafeyi tercih ettik.
Fena seçim değilmiş.
Görülebilecek en geniş servis.
Tabakta değil tepside geliyor zaten.
Dayanamadım fotoğrafladım.
Adres: Portofino Cafe. (Adaya ayak basınca dönüş biletinizi alıp, dümdüz ilerleyin. Saat kulesini görünce durun. Sola çevirin başınızı.
Orda işte...
Yürüyerek çıktığımız keşif turundan kareler.
Fotoğraf çekmekten pek ilerleyemedik.
Ama bence değdi.

Dönüşteyiz

Artık sonlardayız.

İstanbulun en sevdiğim yerlerinden Eminönünde bitti Adalar yolculuğu.

Burdan mı?

Trambay-Metro- Esenler-Edirne-Ev

3 Comments:

Blogger Amire said...

yaa..
ne kadar hoş yqazıyorsun..
inan hayranım diline...
yazı dilini kıskanıyormuyum diye düşündüm de..
kıskanmıyorum..kıskanmıyorum..

3:42 ÖS  
Blogger Adamın Biri... said...

amire bu ....kıskanır mı kıskanır..öyle güzel kıskanır ki...

İnsanı delirtir yazmak için habire...

Sevgiler saçıyorum havaya, dileyen dilediği kadar alsın diye, gönlünce, doyasıya!

12:49 ÖS  
Blogger Arif Gönlübol said...

Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.

11:50 ÖS  

Yorum Gönder

<< Home

web site counters
Expedia Coupon
Locations of visitors to this page