Cuma, Temmuz 04, 2008
Pazar, Mart 30, 2008
yine yol
yine karar zamanı
yine heyecan yine belirsizlik
bu kez rota edirneden istanbula
nedense iyi şeyler olacak gibi hissediyorum
sevmezdim istanbulu aslında
ama sevme zamanı geldi galiba
istanbul yolcusundan...
yine heyecan yine belirsizlik
bu kez rota edirneden istanbula
nedense iyi şeyler olacak gibi hissediyorum
sevmezdim istanbulu aslında
ama sevme zamanı geldi galiba
istanbul yolcusundan...
Salı, Ocak 29, 2008
Çarşamba, Ocak 23, 2008
vize işkenceleri...
Yurtdışında olduğumda görevlilerin ya da çalışanların benimle konuşmak istediklerinde sorma gereği bile duymadan ispanyolca konuşmaya başlamalarından mıdır bilinmez hep yakın hissettim İspanyolları..
geçen haftaya kadar
3 kez vize başvurusu yaptım şu kısa hayatımda 3.ünde sağolsun yunan ve italyan konsoloslukları hiç zorluk çıkarmadılar. öğretmen olduğumu kanıtlayan belgeler sanırım yeterli oldu. bir de bir miktar banka cüzdanı.
ama ispanya bozdu bu ezberimi
zeynebim azmetti yılmadı 2 kez o yolları aşındırdı, ki İstanbulu bilenler bilir. Bu yol dediğim "Beylikdüzü-Beşiktaş" arası. öyle iki adımı birazcık aşan bir yol...
ilkinde tüm belgeler hazır zarflarının içinde kuzu kuzu beklese de yetmedi görevliye fotokopilerini de istedi ne yapacaksa artık. Yapılan yanlış bir uygulama o da farkında ama sanırım kötü bir günündeydi.
2. kez gittiğinde yine farklı bahanelerle geri...
ama artık belli en azından
bir haftadır yaşanan stres bitti
gitmiyoruz
tatil rotamız: güzel yurdum türkiyeden
Ankara-Beypazarı- Amasra
hepsi cennet
Madrid nereye düşer, Sevilla nereye...
Çarşamba, Aralık 05, 2007
ders
bugün ben hayatımda ilk kez bir cam kemik hastası biriyle tanıştım
o kadar farklı hayatlar yaşanıyor ve biz o kadar bihaberiz ki birbirimizden onu farkettim bir kez daha...
ne hayatlar yaşanıyor bilmiyoruz kendi hengamemiz içinde
Bayram'ı tanıtmak istedim size
Bayram 6. sınıf öğrencisi.
Cam kemik hastası ve ne yazık ki ileri olan tipi bu rahatsızlığın
okula gelemediği için evde özel eğitim alıyor
görevlendirilen öğretmenleri evine giderek yaşıtlarının aldığı derslerin birebir aynısını evde alıyor
çok çok zeki, çok pozitif, gözlerinin içi gülenlerden işte...
ben onunla zaman nasıl geçti anlamadım
2 saat çalıştık birlikte
onun bana verdiği ders, benim ona verebildiğimden büyüktü
saçma sapan şeyleri kafaya takma mevsiminde çok iyi geldi bana Bayram
ne olursa olsun var olma hissi güzelmiş onu anlattı konuşmadan
"kilo aldım, dolar düştü, çok yoğunum yoruluyorum ve iyi para kazanamıyorum, facebookta kimse mesaj yazmamış bugün, msnde online kimse yok, çocuğun ayakkabısı eskidi yeniyi alacak para yok, şiir yazamıyorum aç kaldım, kitabım satmadı, cd çizilmiş" vssss gibi ıvırlar zıvırlar daha bir önemsizleşti gözümde
Ben artık çarşambaları bekliyorum,
Bayram iyi ki varsın...
Pazar, Kasım 25, 2007
Cuma, Ekim 19, 2007
Pazartesi, Eylül 24, 2007
HAYAT DEVAM---BİRKAÇ ÖNERİ
İlber sağolsun mesaj yazmasa bloga varlığını hatırlamayacaktım.
sağol (sun) :)
bu aralar (1-2 aydır) fotokritik hastalığı oldu bende
"fotoğraf yükle-ustalardan yorum gelsin-günün fotoğrafı-fotoğrafçısı seçil" derken boşlamışız blogu :)
hayat devam olduğu gibi
eylül geldi o da gidiyor
okulları açtık
bıdıklar akın etti yine okula
good morning-present perfect tense devam işte kaldığımız yerden
hepsinden çok da hayatı öğretmeye çalışmadayız present perfect tense ten öte
zor olanı da o zaten
hazır burdayken 1-2 tavsiye geldi içimden
tv dizilerinden---bışak sırtı-yaprak dökümü kanal d bir numara bu yıl
ezginin günlüğü şarkıları-- mesela "sarhoş balık ile topal martı"
kitap öneremiyorum çünkü elime aldığım her kitap yarım kalıyor ben öneri beklerim bu konuda ne okusak da bizi sarsa, elden bıramasak...
film---ratatuy--- fareden de aşçı olur, imkansız yoktur eğlencelik- başarılı animasyon
bu kadar şimdilik
sağol (sun) :)
bu aralar (1-2 aydır) fotokritik hastalığı oldu bende
"fotoğraf yükle-ustalardan yorum gelsin-günün fotoğrafı-fotoğrafçısı seçil" derken boşlamışız blogu :)
hayat devam olduğu gibi
eylül geldi o da gidiyor
okulları açtık
bıdıklar akın etti yine okula
good morning-present perfect tense devam işte kaldığımız yerden
hepsinden çok da hayatı öğretmeye çalışmadayız present perfect tense ten öte
zor olanı da o zaten
hazır burdayken 1-2 tavsiye geldi içimden
tv dizilerinden---bışak sırtı-yaprak dökümü kanal d bir numara bu yıl
ezginin günlüğü şarkıları-- mesela "sarhoş balık ile topal martı"
kitap öneremiyorum çünkü elime aldığım her kitap yarım kalıyor ben öneri beklerim bu konuda ne okusak da bizi sarsa, elden bıramasak...
film---ratatuy--- fareden de aşçı olur, imkansız yoktur eğlencelik- başarılı animasyon
bu kadar şimdilik
Cumartesi, Haziran 16, 2007
böyle çocuklar var :)
elifnurisik@hotmail.com says:
ben bu gün ingilizceye çalıştım öğretmenim hani siz biraz kitaplara unutmamakiçin göz geçirin demiştiniz ya
ozlem says:
harikasın elif
ozlem says:
çok sevindim
ben bu gün ingilizceye çalıştım öğretmenim hani siz biraz kitaplara unutmamakiçin göz geçirin demiştiniz ya
ozlem says:
harikasın elif
ozlem says:
çok sevindim
Çarşamba, Haziran 13, 2007
BİZİM BIDIKLAR MEZUN ARTIK
Hayat durmuyor durduğu yerde..
ailenin en minikleri iki kuzenim biz farkında olmadan büyümüşler liseden mezun olmuşlar
çocukken saçlarına saçma sapan şekiller verip, yüzlerini her renge boyayıp ortalığa saldığımız, odalara kilitleyip arkamızdan bağırttığımız bıdıklar artık hayata atılmaya hazır.
Keplerini fırlatabildikleri kadar yukarı fırlattılar bugün
yaşlanıyorum :(
"HAYATA BİR PENCERE"
Yorgunluğa rağmen derslerden sonra 2 saatten fazla yapılan çalışmalar, gün yaklaştıkça artan heyecan stres, hazırlık aşamaları.
Ve sonrasında izleyen dinleyenlere yaşatılan hoş dakikalar.
bence sonuna kadar değdi verilen emeklere.
bu akşamın mimari Elif Öğretmen.
yol açtı çocuklara, neler yapabileceklerini gösterdi, hayatları boyunca unutamayacakları bir deneyim yaşattı onlara.
aylarca çalıştılar, sonunda da tadına doyulmaz bir şiir dinletisi oldu.
Ben videoyu 4-5 defa izledim, her izledeğimde tekrar bir hayat yolculuğuna çıkarıyorlar beni
hayata başlama anından son zilin çaldığı ölüm anına kadar giden bir yolculuk.
"Dar zamanlarda söyleyemediklerimizi" tekrar bir düşündük, savaşta ölen çocuklara ağladık tüm salon "çocuklar ölmesin şeker de yiyebilsinler" dileklerini içimizden tekrar ederek.
Güzeldi çok güzel
anlatmakla olmuyor
orda olmak gerekti
İyi ki varsınız çocuklar
ve iyi ki onlarlasınız Elif Öğretmen :)
Pazartesi, Mayıs 21, 2007
Bir bilmecem var çocuklarr.....
EINSTEIN BULMACASI
Einstein son yüzyılda yazmış bu bulmacayı ve iddiasına göre 100 kişiden sadece 2 si çözebilirmiş.
anormal olmak ister misiniz bilmem ama bilmece burda.
Bir uğraşın bakalım..
Ben mi?
ayıp olacak söylemesi ama evet çözdüm :)
bir kağıt üzerinde çizerek yapmanızı öneririm
işte bilmece:
Önce gerekli bilgiler:
1) 5 ayrı ev var ve hepsi farklı renk
2) her evde oturanın ayrı bir uyruğu var
3) hepsi de ayrı bir içecek içiyor, ayrı bir hayvan besliyor ve ayrı marka sigara içiyor
5) bu beş kişiden hiçbiri öbürünün yaptığını yapmıyor
SORU: BALIK KİME AİT????
açıklamalar:
1. ingiliz kırmızı evde oturuyor
2. isveçlinin köpeği var
3. danimarkalı çay içiyor
4. yeşil ev beyaz evin solunda
5. yeşil evin sahibi kahve içmeyi seviyor
6. pallmal sigarası içenin bir kuşu var
7.ortadaki evde oturan süt içmeyi seviyor
8. sarı evde oturan dunhill sigarası içiyor
9. norveçli birinci evde oturuyor
10. marlboro içen kedisi olanın yanında oturuyor
11. atı olan, dunhill sigarası olanın yanında oturuyor
12. winfield sigarası içen birayı seviyor
13. mavi evin yanında norveçli oturuyor
14. alman rotmans sigarası içiyor
15. marlboro içenin komşusu sadece su içiyor
KOLAY GELSİN :)
Einstein son yüzyılda yazmış bu bulmacayı ve iddiasına göre 100 kişiden sadece 2 si çözebilirmiş.
anormal olmak ister misiniz bilmem ama bilmece burda.
Bir uğraşın bakalım..
Ben mi?
ayıp olacak söylemesi ama evet çözdüm :)
bir kağıt üzerinde çizerek yapmanızı öneririm
işte bilmece:
Önce gerekli bilgiler:
1) 5 ayrı ev var ve hepsi farklı renk
2) her evde oturanın ayrı bir uyruğu var
3) hepsi de ayrı bir içecek içiyor, ayrı bir hayvan besliyor ve ayrı marka sigara içiyor
5) bu beş kişiden hiçbiri öbürünün yaptığını yapmıyor
SORU: BALIK KİME AİT????
açıklamalar:
1. ingiliz kırmızı evde oturuyor
2. isveçlinin köpeği var
3. danimarkalı çay içiyor
4. yeşil ev beyaz evin solunda
5. yeşil evin sahibi kahve içmeyi seviyor
6. pallmal sigarası içenin bir kuşu var
7.ortadaki evde oturan süt içmeyi seviyor
8. sarı evde oturan dunhill sigarası içiyor
9. norveçli birinci evde oturuyor
10. marlboro içen kedisi olanın yanında oturuyor
11. atı olan, dunhill sigarası olanın yanında oturuyor
12. winfield sigarası içen birayı seviyor
13. mavi evin yanında norveçli oturuyor
14. alman rotmans sigarası içiyor
15. marlboro içenin komşusu sadece su içiyor
KOLAY GELSİN :)
Pazartesi, Mayıs 07, 2007
HIDIRELLEZ ŞENLİĞİNDEN
Hıdırellez Bayramı (Hıdrellez), Türk aleminde kutlanan mevsimlik biridir. Ruz-ı Hızır (Hızır günü) olarak adlandırılan hıdrellez günü, Hızır ve İlyas’ın yer yüzünde buluştukları gün olduğu savıyla kutlanmaktadır.
İslam coğrafyasına bakıldığında Hıdrellez gününün yoğunlukla Türkiye'de kutlanıldığı görülmektedir.
Bir görüşe göre; Türkler'in Orta Asya'dan getirdikleri Nevruz Bayramının başkalaşmış ve İslamlaşmış şeklidir. Öyledir ki Nevruz Bayramı kutlaması Anadolu Türkleri arasında önemini kaybetmiştir. Buna rağmen Hıdrellez eskiden beri kutlanmaktadır.
----İslam coğrafyasına bakıldığında Hıdrellez gününün yoğunlukla Türkiye'de kutlanıldığı görülmektedir.
Bir görüşe göre; Türkler'in Orta Asya'dan getirdikleri Nevruz Bayramının başkalaşmış ve İslamlaşmış şeklidir. Öyledir ki Nevruz Bayramı kutlaması Anadolu Türkleri arasında önemini kaybetmiştir. Buna rağmen Hıdrellez eskiden beri kutlanmaktadır.
Bahar geldi kutlamak gerek
Pazar sabahı erken kalkma zahmetine rağmen çok çok güzel bir karşılama yaptık öğrencilerimle birlikte.
Yukarıda anlamını yazdım, bir de yaşananları yazıp fotoğraflamak gerek şimdi ansiklopedik bilginin yanına. :)
Sabah 8.30 da tüm katib ve katibelerim kortej için hazır.
Çok dakiktiler.
Bıyıklar eksikti onları çizdik, hazırız.
Katibe Yaren Hatun :)
Katib Muhammed Bey ve Katibesi Melek Hatun
Katib Fırat Bey ve Katibesi Yaren Hatun
Katib Muhammed Bey ve Katibesi Melek Hatun
Katib Fırat Bey ve Katibesi Yaren Hatun
(ikizler Alperen ve Ataberk)
(Modern kaldı çok bu isimler neyse)
Enes Bey-Yezdan Hatun ve Minik Ata
Saner Bey ve Yaren Hatun
Şaşkın Katip
Folklor ekibi
Enes Bey-Yezdan Hatun ve Minik Ata
Saner Bey ve Yaren Hatun
4 çocuk emanet edecektim
korktum bu işi kıvırabilecek mi diye ama 5 faytoncudan en iyisiydi.
Artık Katib ve katibeler yola hazır, faytonlara yerleştiler.
Artık Katib ve katibeler yola hazır, faytonlara yerleştiler.
Sayelerinde biz de :)
Şaşkın Katip
Folklor ekibi
Katib-Katibe ve Muallimeler Faytonda
Yoldayız- istikamet Sarayiçi
"Geler derler bahar yılda bir kere
Faydalanmak gerek ondan bin kere"
Vali Nusret Miroğlu yaktı.
Güreşçiler olmadan olmaz Hıdırellez Kutlamaları.
O kadar uzun sürdü ki aralarından ikisinin mücadelesi hiç bitmeyecek sandım.
Ben civcivleri yani katib(e)lerimi anne-babalarına teslim ettikten sonra biraz daha izledim şenlikleri,
Yunan-Bulgar ve Türk halk oyunları, şarkılar
devam etti
akşam da kaldığı yerden devam Selimiye önünde
Bahar geldi, 3 cemre de düştü mü bu arada?
Cuma, Nisan 27, 2007
Şendik
hem de ne şenlik..
23 Nisan Çocuk Şenliği...
Hani öyle "sözde değil özde" şendik.
23 Nisanlar bizim neslin hafızalarında haftalarca çalışmalar sonrasında hiç hatasız sunulması hedeflenen rontlat, şiirler, folklor gösterileri olarak yerleşmiştir.
Bir de benim yaşadığım kasabada öğretmen çocuğu olunca,
yeteneğin olsun olmasın her görevde önde gitmek zorunda kalırdım.
Bir bayramda 3 kez kıyafet değiştiğimi hatırlıyorum.
Folklor giysilerimi çıkartıp okul önlüğümü giyer şiirimi okur, cicili bicilileri giyip koro yönetirdim. (Ne anlarım ki benim, kollarımı melodik bir şekilde sallardım, bir yerden ses fazla gelince o tarafın sesini kısar, dengelerdim.)
Stresti bayramlar benim için, herşey mükemmel olsun, hata olmasın sıkıntısıyla geçerdi.
Bittikten sonra da yolunda gitmeyen şeyler olduysa günlerce dert ederdim.
Şimdiki çocuklar şanslı, hep bizim hayal ettiğimiz bayramlar onların artık.
hani öyle kuralsız, törensiz, kendiğinden eğlence, ısmarlama değil.
Bu yıl kazara da olsa bizim okulumuzda öyle bir şenlik oldu.
1 haftada planlandı, hazırlandı ama çok çok güzel oldu.
çocuklar kendilerinde dans gösterileri hazırladılar, biz hiç karışmadık.
Şiirler okudular ve dans ettiler içlerinden geldiği gibi.
bize de fotoğraflamak kaldı onları.
Fotoğraflar için Sayın Rehberime teşekkürü bir borç bilirim.